Orta Doğu’da tansiyon bir kez daha yükseldi. İsrail ordusu, geçtiğimiz gece Suriye’nin Humus kentini hedef alan bir hava saldırısı düzenledi. İsrail tarafından gerçekleştirilen bu askeri operasyon, bölgedeki güvenlik dengelerini yeniden sorgulatırken uluslararası kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Yerel kaynaklara göre, saldırıda hedef alınan bölgeler stratejik öneme sahip bazı askeri tesislerdi, ancak can kaybı ya da yaralanma olup olmadığına dair kesin bir bilgi henüz paylaşılmadı.
Suriyeli yetkililer saldırının ardından yaptıkları açıklamada, İsrail’in hava saldırılarının Suriye’nin egemenliğini ihlal ettiğini ve bu tür operasyonların bölgedeki istikrarı tehlikeye attığını ifade etti. Öte yandan İsrail, bu tür saldırılarda genellikle İran destekli milis gruplarını, silah sevkiyatlarını ya da stratejik askeri noktaları hedef aldığını iddia ediyor. Uzmanlar, İsrail’in bu tür operasyonlarla, İran’ın bölgedeki nüfuzunu ve askeri faaliyetlerini sınırlamayı amaçladığını belirtiyor. Ancak bu adımlar, bölgedeki zaten kırılgan olan barış ortamını daha da zedeleyebilir.
Hava saldırısı uluslararası arenada da tepkilere neden oldu. Birleşmiş Milletler, bölgedeki tüm tarafları itidalli davranmaya çağırırken, birçok ülke Suriye’deki çatışmalara dış müdahalelerin ateşi körüklediğini ve sivillerin yaşamını tehlikeye soktuğunu dile getirdi. Askeri analistler saldırının, İsrail’in son yıllarda sıkça başvurduğu bir yöntem olduğunu ve İran-Suriye eksenine karşı caydırıcılık mesajı vermeyi amaçladığını belirtti. İsrail ise konu hakkında herhangi bir resmi açıklama yapmaktan kaçındı.
Bölgedeki bu tür gerilimlerin devam etmesi, uluslararası çapta daha geniş bir çatışma riski doğurabilir. Orta Doğu’da süregelen bu tür olaylar, güvenlik ve istikrar arayışlarının önündeki en büyük engel olarak görülüyor. İsrail’in operasyonlarının nereye varacağı ve uluslararası toplumun bu duruma nasıl yaklaşacağı, önümüzdeki günlerde daha net bir şekilde şekillenecektir.
