Diyarbakır, bir kez daha kan donduran bir kadın cinayetine sahne oldu. 71 yaşındaki Abdullah Şehmusoğlu, 5 çocuğunun annesi ve dini nikahla bir dönem birlikte yaşadığı 47 yaşındaki Evin Demirtaş’ı soğukkanlılıkla katletti. Olay, şehrin bir mahallesinde, insanların gözleri önünde yaşandı. Demirtaş, sokak ortasında tabancayla vurularak öldürüldü. Şehmusoğlu’nun sabıkası ve işlediği suçların ağırlığı ise işlenen bu cinayetin çok daha karanlık bir geçmişe dayandığını ortaya koydu. Daha önce de eşi ve başka bir kişiyi katlettiği öğrenilen Şehmusoğlu’nun işlediği bu cinayet, toplum vicdanında derin yaralar açtı.
Yürütülen soruşturma kapsamında mahkeme, Abdullah Şehmusoğlu’nun ‘kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası almasına hükmetti. Açıkça gösterdiği tekrarlayan şiddet eğilimi, yetkililere ve kamuoyuna şiddet mağdurlarının korunmasında daha etkin önlemler alınması gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Özellikle daha önceki cinayetlerinde, adalet sisteminin devreye girerek bu tür kişileri etkili bir şekilde denetlememesi, önleyici tedbirlerin yetersizliğini gözler önüne serdi. Bu tür olayların tekrarlanmaması için kadın haklarını savunan sivil toplum kuruluşlarından da daha fazla çalışma yapılması bekleniyor.
Olay sonrası Evin Demirtaş’ın çocukları ve yakınları büyük bir acı içerisine sürüklenirken, hem yerel halk hem de sosyal medyada tepkiler büyüdü. Ülkedeki kadın cinayetlerine yönelik artan farkındalık, bu tür olayların protestolar ve kampanyalarla sıkça gündeme getirilmesine neden oluyor. Adalet talepleri yeniden yüksek sesle dillendirilirken, toplumda aile içi şiddetin önlenmesi için daha kökten adımlar atılması gerektiği yönünde tartışmalar da yeniden alevlendi. Bu korkunç olay, yalnızca bir kadının hayatını sona erdirmekle kalmadı, aynı zamanda kadın hakları mücadelesinde çözüm bekleyen sorunları bir kez daha görünür kıldı.





























