Kasım ayındaki yoğun alışveriş döneminde, markaların hedeflerine ulaşabilmesi için daha önce görülmemiş oranda agresif fiyat politikalarına yöneldiği gözlendi. Özellikle tüketicilerin artan fiyat baskısı karşısında satın alma kararlarını ertelemesi, markaları rekabetçi indirim kampanyalarına itiyor. Perakende sektörü temsilcilerine göre, artık müşteri ilgisini çekmek için yalnızca indirim oranlarını artırmak yeterli hale geldi.
Bu süreçte, birçok markanın satışları artırmanın yollarını ararken geçen yıla kıyasla oldukça büyük kampanyalar düzenlediği belirtiliyor. Ancak maliyet enflasyonunun etkisini sürdürmesi, artan satış hacmine rağmen kârlılığın halen zorluklarla karşılaştığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, yüksek fiyatların sektördeki rekabeti daha da keskin hale getirdiğini ve markaların tüketici davranışlarına hızla adapte olmaya çalıştığını ifade ediyor.
Sektör genelinde, kasım kampanyalarının neredeyse her sektöre yayıldığı, bu durumun ise rekabeti belirgin şekilde artırdığı belirtiliyor. Tüketiciler, sadece düşük fiyatları değil, aynı zamanda cazip promosyonları ve alışveriş deneyimini de önceliklendiriyor. Son yıllarda özellikle Kasım ayına özel kampanyaların giderek daha agresif hale gelmesi, alışverişin bir tür kültür haline dönüşmesine de katkıda bulunuyor. Bu durum, markalar için fırsatlar kadar riskler de barındırıyor, çünkü yüksek indirim oranları kârlılığı zorlarken, müşteri sadakatine yönelik ciddi bir sınav anlamına geliyor.
