ABD yönetimi, Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro’nun dahil olduğu 4 kişinin adını yaptırım listesine ekleyerek uluslararası arenada yeni bir tartışmayı alevlendirdi. Açıklamada, söz konusu isimlerin, belirli faaliyetleri sebebiyle ABD’nin çıkarlarına tehdit olarak görüldüğü ifade edildi. Ancak detaylar ve gerekçeler derinlemesine paylaşılmadı. Bu adım, Washington’un Latin Amerika ülkeleriyle ilişkilerinde gerginliklerin artabileceği yönünde geniş yankı uyandırıyor.
Yaptırımlar çerçevesinde, Petro ve diğer 3 kişinin ABD’deki malvarlıklarına erişimi donduruldu ve ABD şirketleriyle finansal işlem yapmaları yasaklandı. Kolombiya hükümeti ise bu hamleyi sert bir şekilde eleştirdi ve “ABD’nin bu kararının iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilere zarar vereceğini” savundu. Petro’nun bu konuda detaylı bir açıklama yapacağı belirtilirken, Washington yönetiminin yaptırımlarla neyi hedeflediği netleşmiş değil.
Bu karar, ABD’nin Latin Amerika politikalarının ve küresel düzeydeki stratejik hamlelerinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, bu tür yaptırımların taraflar arasındaki diyaloğa zarar verebileceğini ve bölgedeki dengeleri etkileyebileceğini öne sürüyor. Kolombiya Cumhurbaşkanı Gustavo Petro’nun isminin bu listede yer alması, uluslararası politikada yeni bir sayfa açarken, bu durumun ekonomik ve diplomatik etkilerinin nasıl şekilleneceği merak konusu.






























