Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: TL’ye Güven ve Kullanım Hızla Artıyor

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye ekonomisinin önemli bir dönüşüm sürecinden geçtiği bu dönemde yaptığı açıklamalarla dikkat çekti. Yılmaz, son olarak Türk lirasına yönelik güvenin hızla arttığını ve bu güvenin mevduat tercihlerine de yansıdığını belirtti. Yılmaz, kur korumalı mevduat (KKM) sisteminin büyük ölçüde sonlandırıldığını ifade ederek, vatandaşların Türk lirasına olan ilgisinin yükselmesinden dolayı piyasalardaki istikrarın güç kazandığını vurguladı.

Yılmaz, yaptığı açıklamada, “Kur korumalı mevduatı artık sona erdirdik diyebiliriz. Sadece çok az bir miktar kaldı” ifadelerini kullandı. Bu dönemde Türk lirasının toplam mevduat içindeki payının giderek arttığını belirten Yılmaz, “Türk lirası, vatandaşlarımızın öncelikli tercihi haline geldi. TL’ye olan güven artmış durumda ve bu durum ekonomik istikrarı pozitif yönde etkiliyor” dedi. Yılmaz, bu gelişmenin hem bireysel hem de kurumsal yatırımcılar için cesaret verici olduğunu kaydetti.

Ekonomide yaşanan olumlu gelişmelerin, Türkiye’nin enflasyon hedeflerine ulaşması konusundaki kararlılığını da pekiştirdiğini dile getiren Yılmaz, teknik analizlere göre yıl sonu enflasyon oranının yüzde 25-29 aralığında gerçekleşmesinin öngörüldüğünü paylaştı. Bu hedefin tutturulmasının, ekonomideki güven ortamını daha da artıracağını söyleyen Yılmaz, piyasa dalgalanmalarının önlenmesi adına attıkları adımlara dikkat çekti ve “Türk lirasının güçlenmesi ve enflasyonun kontrol altına alınması için gerekli tüm önlemleri almaya devam edeceğiz” dedi.

Son dönemde alınan ekonomik kararların etkili sonuçlar vermesi, vatandaşların dikkatini çekerken, iş dünyasının da beklentilerini yükseltmiş durumda. Türk lirasının değer kazanması, döviz baskısını hafifletirken, yerel para biriminin uzun vadeli yatırımlardaki rolü daha fazla önem taşımaya başladı. Öte yandan, uzmanlar da Türk lirasına yönelik bu güven artışının ekonomik büyüme açısından son derece kritik olduğunun altını çiziyor. Küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen, Türkiye’nin bu süreçteki stratejik hamlelerinin sonuç vermesi umut verici olarak değerlendiriliyor.

Exit mobile version