Türkiye’de yüksek enflasyon, sabit gelirli kesimleri her geçen gün daha fazla zorluyor. Özellikle emekliler, asgari ücretliler ve memurlar son 11 ayda ciddi gelir kayıplarıyla karşı karşıya kaldı. En düşük emekli maaşı enflasyon baskısı nedeniyle 5 bin 20 TL değer kaybederken, yapılan maaş artışları da gerileyen alım gücünü telafi etmekte yetersiz kaldı. Bu durum, ekonomik şartların dar gelirli kesimler üzerindeki etkisini daha belirgin hale getiriyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ve bağımsız araştırma gruplarının da doğruladığı enflasyon verileri, maaş zamlarının enflasyon karşısında hızla eridiğini gösteriyor.
Geniş halk kesimlerini etkileyen enflasyon sorunu, özellikle emeklilerin hayat standardını ciddi şekilde zorlaştırıyor. Ocak ayında yapılan maaş zamları, yıl içerisinde hızla artan fiyatlar karşısında anlamını yitirdi. Sadece en düşük emekli maaşı alan vatandaşlar, geçen 11 ay içinde maaşlarının değer olarak 5 bin 20 TL eridiğine tanıklık ettiler. Buna ek olarak memurlar ve asgari ücretliler de bu ekonomik düşüşten nasibini aldı. Özellikle en düşük emekli maaşına yapılan zammın sadece 2 bin 608 TL’lik kısmı, hızla yükselen enflasyon karşısında eridi. Artan gıda, kira, enerji ve ulaşım gibi temel harcamalar, vatandaşların zaten dar olan bütçelerine daha fazla yük bindiriyor.
Ekonomik kriz genel olarak alım gücünü düşürürken, bu durum toplumsal refah üzerindeki etkisini de artırıyor. Uzmanlar, enflasyonun kontrol altına alınabilmesi ve sabit gelirli kesimlerin daha fazla zarar görmemesi için etkili ekonomik reformlara ihtiyaç duyulduğunu dile getiriyor. Ayrıca, gelecek aylarda yapılacak olan maaş zamlarının enflasyon baskısıyla hızla erimeye devam edeceği ve bu sorunun kısa vadede çözülmesinin zor olduğu konusunda uyarılar yapılıyor. Uzun vadeli ve kapsayıcı reformlar olmadığı takdirde ise gelir kayıplarının daha da derinleşeceği tahmin ediliyor.
