6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremler Türkiye’nin dört bir yanında ağır yıkımlara ve derin acılara neden olmuştu. Depremin merkez üssüne yakın bölgelerden biri olan Gaziantep’te yıkılan Emre Apartmanı da bu acı tabloyu gözler önüne seren yapıların başında geliyor. Depremde tamamen yıkılan apartmanda, 49 kişi hayatını kaybederken, 17 kişi yaralanmıştı. Olay sonrası başlatılan hukuki süreç kapsamında sorumluların yargılanması için dava açılmış ve kamuoyu bu davayı yakından takip etmişti. Ancak geçtiğimiz günlerde yapılan duruşmadan çıkan karar, hem mağdurlar hem de toplum vicdanında derin bir tartışma yarattı.
Gaziantep’teki Emre Apartmanı davasında yargılanan dört sanık hakkında mahkemeden dikkat çekici bir karar çıktı: tutuksuz yargılanmak üzere tahliyelerine karar verildi. Bu gelişme, depremde yıkılan binanın neden olduğu can kayıpları için adalet arayan aileleri üzüntüye boğarken, sosyal medyada da geniş yankı uyandırdı. Vatandaşlar, karara itiraz ederek daha sıkı bir soruşturma ve adaletin tam anlamıyla tecelli etmesini talep ediyor. Depremin ardından yapılan incelemelerde, apartmanın inşaatında ciddi yapı denetim eksikleri ve malzeme kalitesizliği gibi sorunlar tespit edilmişti. Bu bulguların dava sürecine nasıl yansıyacağı ve nihai kararın ne olacağı kamuoyunda büyük merak konusu.
Mahkemenin tahliye kararını hangi gerekçelere dayandırdığı ise henüz tam netleşmiş değil. Savcılığın sunduğu belgelerde, şantiye yetkililerinin ve yapı denetim şirketinin ihmallerine dair detaylar yer alsa da, şu aşamada sanıkların adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı bildirildi. Bu karar, deprem mağdurları ve yakınları için derin bir hayal kırıklığı oldu. Uzmanlar, Türkiye’deki yapı denetim sisteminin yeterliliğini bir kez daha sorgularken, özellikle afet bölgelerindeki yapıların denetimlerindeki boşluklara dikkat çekiyor. Yıkımın neden olduğu can kayıpları ve yaralanmalar, sadece doğal bir afetin sonucu değil, aynı zamanda sistematik sorunların bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Bu gelişmelerle birlikte, gözler davanın ilerleyen aşamalarına çevrilmiş durumda. Kamuoyu, adaletin sağlanması ve benzeri trajedilerin tekrar yaşanmaması için daha şeffaf ve etkin bir adli süreç yürütülmesini talep ediyor. Özellikle Adalet Bakanlığı ve yapı denetim otoriteleri, bu tarz olayların tekrarını önlemek için daha sıkı düzenlemeler üzerinde çalışmaya davet ediliyor. Emre Apartmanı vakası, sadece geçmişte yaşanan bir trajediyle değil, aynı zamanda gelecekte ortaya çıkabilecek benzer olaylar için alınacak derslerle de kritik bir öneme sahip.
