Filistin’in Tanınması: Barış İçin Atılması Gereken Kritik Adım

Dışişleri Bakan Yardımcısı Nuh Yılmaz, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda düzenlenen İki Devletli Çözüm Konferansı’nda, Filistin meselesine ilişkin önemli açıklamalar yaptı. Filistin halkının bağımsız bir devlet olarak tanınmasının artık ertelenemez bir insani ve diplomatik öncelik olduğunu vurgulayan Yılmaz, uluslararası toplumun bu konuda hızlı ve kararlı bir adım atması gerektiğini belirtti. Toplantıda, Filistin halkına yönelik süregelen baskı ve hak ihlallerine ilişkin çarpıcı örnekler paylaşan Yılmaz, “İki devletli çözümün hayata geçmesi, bölgesel barışın sağlanması için en önemli adımdır. Ancak bu yöndeki çabalarda bugün gelinen noktada yetersiz kalınmıştır,” ifadelerini kullandı.

Kudüs’ün statüsü ve İsrail’in yerleşim politikalarının yarattığı gerilimler, BM genel kurulunda sıkça ele alınan konular arasında yer aldı. Yılmaz, konuşmasında özellikle Filistin topraklarında genişleyen yasa dışı yerleşimlerin, barış görüşmelerini nasıl derinden baltaladığını dile getirdi. “Uluslararası hukukun açıkça ihlal edildiği bu noktada, yapılan kınamalar artık yeterli değil. Fiilen harekete geçmeli ve Filistin halkının egemenlik hakkını güçlü şekilde savunmalıyız,” diyen Yılmaz, sorunun sadece bölgesel değil, küresel bir güvenlik ve insan hakları sorununa dönüştüğünün altını çizdi. Ayrıca, Filistin ekonomisinin geliştirilmesi ve insani yardımların sürdürülebilir hale getirilmesi için daha fazla uluslararası dayanışma çağrısında bulundu.

Konuşmasının devamında, Yılmaz, Filistin’in tanınmasının sadece bölgesel barışa değil, aynı zamanda adalet ve uluslararası hukuk ilkelerine dayalı bir düzenin inşasına katkıda bulunacağını vurguladı. “Filistin’i tanımak, yalnızca onların bağımsızlık mücadelesine destek vermek değil, aynı zamanda bölgede kalıcı barışı sağlamak için bir temel taşıdır.” dedi. Filistin halkının meşru haklarını teslim etmenin, bölgede yıllardır süren çözülmeyen çatışmalara son vereceğini belirten Yılmaz, uluslararası camianın sağlık, eğitim ve altyapı gibi kritik alanlarda Filistin halkına desteğini artırması gerektiğini ifade etti.

Toplantı sonunda, Filistin meselesinin çözümü için daha somut adımlar atılması gerektiği konusunda güçlü bir konsensüs sağlanırken, iki devletli çözüm vizyonunun önemi bir kez daha vurgulandı. Yılmaz’ın konuşması, uluslararası arenada Türkiye’nin Filistin meselesindeki kararlı duruşunu bir kez daha gözler önüne serdi. Türkiye’nin Filistin halkının haklarının savunulmasında öncü bir rol oynamaya devam edeceği mesajı, BM nezdinde yapılan bu toplantıda açıkça hissedildi.

Exit mobile version