İETT Şoförünün Neden Olduğu Kaza, Genç Annenin Hayatına Mal Oldu

İstanbul Çekmeköy’de yaşanan trajik kazada, İETT otobüsünün durağa çarpması nedeniyle ağır şekilde yaralanan 35 yaşındaki Deniz Şengül, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. İki çocuğunun annesi olan Şengül’ün cenazesi, Adli Tıp Kurumu’ndan alındı ve yakınlarına teslim edildi. Talihsiz olay, hem İETT şoförlerinin çalışma koşullarını hem de trafik güvenliği konusundaki soru işaretlerini bir kez daha gündeme getirdi.

Kaza, İstanbul’da hareketli bir günün sabah saatlerinde yaşandı. İETT otobüsü, henüz netleşmeyen bir sebeple Çekmeköy’deki bir durağa hızla çarptı. Durakta bekleyen vatandaşlar paniğe kapılırken, kazanın ardından bölgeye çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Yaralı olarak hastaneye kaldırılan Deniz Şengül, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olaydan sonra otobüs şoförü gözaltına alınırken, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı. Şoförün hatalı olup olmadığı, aracın teknik durumu ve diğer detaylar hâlâ araştırılıyor.

Deniz Şengül’ün hayatını kaybetmesi, ailesi ve sevenlerini yasa boğdu. İki çocuğuyla birlikte mütevazı bir yaşam sürdüren 35 yaşındaki genç kadının vefatı, çevresinde derin bir üzüntü yarattı. Cenazesi Adli Tıp Kurumu’nda yapılan incelemelerin ardından alındı ve defnedilmek üzere ailesine teslim edildi. Şengül’ün yakınları, kazanın ardından yetkililere seslenerek, benzer olayların önlenmesi için daha sıkı önlemler alınmasını talep etti.

Çekmeköy’de yaşanan bu tatsız olay, trafik güvenliği ve toplu taşıma hizmetlerine dair mevcut sistemin sorgulanmasına neden oldu. Özelikle, büyük şehirlerde İETT şoförlerinin mesai süreleri, stres yönetimi ve araçların teknik bakımları gibi detaylar daha önce de tartışma konusu olmuştu. Uzmanlar, bu tür kazaların önlenmesi için daha kapsamlı denetim ve eğitim süreçlerine ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. Ayrıca, durak çevrelerinde güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiğini vurgulayan yetkililer, benzer olayların yaşanmaması için çalışmaların hızla devam ettiğini açıkladı.

Bu üzücü olay, yalnızca bir ailenin değil, tüm toplumun yüreğinde derin izler bırakırken, benzer faciaların önüne geçmek için yapısal reformların gerekliliğini bir kez daha kanıtlamış oldu.

Exit mobile version