Diyarbakır’da, 21 Ağustos 2022 tarihinde kaybolduktan sonra 8 Eylül’de cansız bedeni Eğertutmaz Deresi’nde bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın trajik ölümü, tam bir yıl sonra hâlâ tazeliğini koruyor. Güran ailesi ve sevenleri için, bu süreç ne kadar zaman geçerse geçsin unutulmayacak bir acı olarak hafızalardaki yerini koruyor. Küçük Narin’in kaybıyla sarsılan ailesi, her yıl onun anısını yaşatmak adına mezarını ziyaret ediyor, onunla ilgili hatıraları yâd ediyor.
Küçük kızın ailesi ve yakın çevresi, ölüm yıl dönümünde Narin’in mezarını ziyaret ederek dua etti. Ziyaret sırasında gözyaşlarına hâkim olmakta zorlanan aile fertleri, onun hayaliyle yaşamaya devam ettiklerini dile getirdi. Anne ve babası, “Narin, incitilmeyi asla hak etmeyen bir çocuktu. Hayatını ve anılarını onurlandırmak için elimizden geleni yapıyoruz” ifadelerini kullandı. Güran ailesi, aynı zamanda çocukların daha güvende olmasını sağlayacak adımlar atılması gerektiğini söyleyerek, topluma önemli bir mesaj göndermiş oldu. Bu trajik olay, birçok kişinin gerek çocuk güvenliği, gerekse toplumun çocuklar üzerindeki sorumluluğu hakkında daha fazla farkındalık kazanmasına yol açtı.
Bir yıl önceki olay, sadece Diyarbakır’da değil, tüm ülkede büyük yankı uyandırmıştı. Küçük Narin’in kaybolduğu gün ailesi ve çevresi seferber olmuş, bölge halkı ve kolluk kuvvetleri Narin’in bulunması için gece gündüz demeden çalışmıştı. Ancak günler süren arama kurtarma çalışmalarının ardından acı haber alınmıştı. Narin’in cansız bedenine ulaşıldığında, yakınları ve tüm Türkiye için derin bir üzüntü dalgası başlamıştı. Bugün hâlâ olayın detayları ve adaletin tam olarak yerini bulup bulmadığı tartışılmaya devam ederken, bu tür vakaların bir daha yaşanmaması için bireylerin ve kurumların birlikte çalışması gerektiği sıkça vurgulanıyor.
Küçük Narin’in ismi, bir yıldır ailesi ve sevenleri tarafından unutturulmuyor. Mezarı her zaman çiçeklerle donatılıyor ve ailesi onun adına birçok sosyal projeye imza atmayı hedefliyor. Güran ailesi, Narin’in hatırasını yaşatmak için elinden geleni yapacaklarını ve bu gibi trajedilerin tekrarının önlenmesi adına çocuk hakları ve güvenliği konusunda farkındalık yaratmayı sürdüreceklerini belirtti.
Narin Güran, yaşamının kısalığına rağmen tüm bir toplumu derinden etkiledi. Çocuklar başta olmak üzere, her bireyin güvenli bir ortamda büyüyerek yaşama hakkının olduğu bir dünyayı inşa etmek için hep birlikte daha sorumlu davranılmalı. Küçük bir çocuğun kaybıyla sonuçlanan bu acı olayın ardından, toplumun değişime ne kadar açık olduğu ve çocuklara yönelik şiddetin önlenmesi için nasıl adımlar atılabileceği, geçmişin hatalarından ders çıkarılıp çıkarılmadığı noktasında önemli bir sınav veriliyor.



























