Tunceli doğasının eşsiz zenginlikleri arasında yer alan ve nesli tehlike altında olduğu için Uluslararası Doğa Koruma Birliği’nin (IUCN) kırmızı listesine alınan Arap tavşanı, bölgede nadir de olsa karşılaşılabilen bir tür olarak dikkat çekiyor. Gece aktif olan bu küçük memeli, uzun arka bacakları ve sıradışı görünüme sahip vücuduyla tanınırken, bir kez daha Tunceli’deki gözlemciler tarafından görüntülendi. Bu özel anları kayıt altına alan bir vatandaş, anların heyecanını çocuklarıyla birlikte yaşadı. Cep telefonuyla çekilen görüntüler, sosyal medyada kısa sürede ilgi odağı oldu.
Arap tavşanı, genellikle bozkır ve yarı kurak bölgelerde yaşamını sürdüren bir tür olarak biliniyor. Gece karanlığında aktif olması ve genellikle insanlardan uzaklaşarak hareket etmesi nedeniyle gözlemlenmesi oldukça zor. Bu son gözlemde, Tunceli’nin kırsal bölgelerinden birinde sıradışı bir şekilde ortaya çıkan Arap tavşanı, hem doğa araştırmacıları hem de yaban hayatı fotoğrafçıları için önemli bir kayıt oluşturdu. Türün yaşam alanının korunması ve biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesi için bölgede farkındalığın artırılması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, ekosistem üzerindeki insan etkisinin sınırlandırılmasının önemine vurgu yaptı.
Vatandaşın kaydettiği videoda, hayvanın çevik hareketleri ve karakteristik yapısı net bir şekilde görülebiliyor. Çekimi gerçekleştiren kişi, “Bu sıra dışı hayvanı ilk kez gördük ve çok heyecanlandık. Çocuklarım da bu anlara tanıklık etti. Doğamızda böyle bir zenginlik olduğunu bilmek gerçekten müthiş bir duygu” ifadelerini kullandı. Geleneksel olarak yaşam alanı daralan ve tehlike altındaki türler arasında yer alan Arap tavşanının bu görüntüsü, doğal ortamda nadir bir anı yakalamak isteyen yaban hayatı tutkunları için de umut verici bir durum olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlar, bu türün korunması adına bireysel ve toplumsal duyarlılığın artırılması gerektiğini yinelerken, Arap tavşanının doğal yaşam alanlarında daha sık gözlemlenebilmesi için habitat bozulmasının önlenmesi gerektiğini belirtiyor. İnsan faaliyetlerinin neden olduğu yaşam alanı kayıplarının, tür üzerinde geri döndürülemez etkiler yaratabileceğinin altını çizen yetkililer, bilinçli bir yaklaşım sergilenmesi gerektiğini vurguluyor.