Resmi Gazete’de yayımlanan Türk soyluların çalıştırılmasına ilişkin yeni yönetmelik, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. İlk bakışta çalışma sürecini kolaylaştıracağı düşünülen değişiklikler, detaylar incelendiğinde tam tersine yoğun eleştiriler aldı. Düzenleme, Türk soylu bireylerin çalışma izinleri ve prosedürlerinde maliyetli ve uzun süren süreçlere yol açarken, yönetmeliğin içerik ve etkileri tartışma konusu oldu.
Yönetmelik değişikliği duyurulduğu ilk anda, özellikle işe alım sürecinde esneklik sağlayacağı algısı oluşturdu. Ancak, düzenlemenin ayrıntılarında yer alan prosedürler bu algının yanlış olduğunu ortaya koydu. Özellikle istihdam izni sürecinde yeni onay mekanizmalarının eklenmesi, birçok kurumun Türk soylu bireylerle çalışmasını daha zor hale getirdi. Mevcut süreçlerin daha fazla bürokrasi ve evrak işi gerektirecek şekilde düzenlenmesi, işverenler için ek yük oluşturdu. Bu durum çalışma yaşamını kolaylaştırmak yerine daha karmaşık hale getirdiği yönünde yorumlara neden oldu.
Kamuoyunda yoğun tepki çeken bir başka dikkat çekici detay ise ‘çalışma kolaylığı’ ifadesinin kullanım şekli oldu. Yetkililer, düzenlemeyi duyururken iyimser bir dil kullanmış olsa da, işverenler ve hukukçular bu yönetmeliğin iş gücü piyasasında beklenenin aksine olumsuz etkiler bırakacağını belirtiyor. Çeşitli sektör temsilcileri ve uzmanlar, düzenlemenin iş gücüne erişim sürecini hem maliyet hem de zaman açısından zorlaştırdığı görüşünde birleşiyor. Öte yandan, bu değişiklikle birlikte özellikle kayıt dışı istihdamın artabileceği de uyarılar arasında yer alıyor.
Muhalefet ve sivil toplum kuruluşları, yönetmelikteki değişikliklerin şeffaf bir şekilde açıklanmaması nedeniyle endişelerini dile getiriyor. Çalışanların ve işverenlerin önceden bilgilendirilmemesi, düzenleme sonrası ciddi bir bilgi karmaşasına yol açtı. Uzmanlar, Türk soyluların çalışma hayatına katılımını teşvik edici politikaların geliştirilmesi gerektiğini savunurken, düzenlemenin yanlış anlamalara neden olacak şekilde kamuoyuna yansıtılmasının iletişim stratejisi açısından da başarısızlık olduğunu ifade ediyor.
Sonuç olarak, Türk soyluların çalıştırılmasına dair yeni düzenlemenin, uygulamaya konulduğu alanlarda yoğun bürokrasi ve ekonomik yük getirmiş olduğu görülüyor. Değişikliklerin uzun vadede nasıl sonuçlar doğuracağı merakla beklenirken, bu süreçte hem işverenlerin hem de çalışanların karşılaştığı zorlukların tartışılmaya devam edeceği açık.