Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin ihracat hedeflerine yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Dış ticaret verileri üzerine değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, 2026 yılına kadar küresel ticaretteki fırsatları en verimli şekilde değerlendirme hedefinde olduklarını belirtti. Bu kapsamda, 282 milyar dolarlık bir ihracat seviyesinin aşılmasını amaçlayan hükümet, stratejik sektörlere yönelik yatırımları hızlandırarak global pazarlarda daha güçlü bir konuma ulaşmayı planlıyor.
Yılmaz, 2023 itibarıyla Türkiye’nin toplam mal ve hizmet ihracatında önemli bir sıçrama gerçekleştirdiğini vurguladı. “Bu yılsonunda ihracat rakamlarımızın 393 milyar doları aşmasını bekliyoruz. Bu, ülkemizin ekonomik büyüme vizyonu çerçevesinde yürüttüğü politika ve iş birliklerinin somut bir göstergesidir,” ifadelerini kullanan Yılmaz, yüksek katma değerli üretim yapısının daha da geliştirilmesi gerektiğine işaret etti. Sanayi, teknoloji ve tarım gibi stratejik alanlarda hayata geçirilen politikaların etkisinin olumlu yönde hissedildiğini söyleyen Yılmaz, Türkiye’nin rekabet gücünü artırmaya yönelik yeni adımların atılacağını kaydetti.
Küresel ticaretin hızlı değişim gösterdiği bir dönemde ülkenin ihracat stratejisinin gözden geçirildiğine dikkat çeken Cevdet Yılmaz, yeni pazar arayışlarının da hız kesmeden sürdüğünü belirtti. “Türkiye olarak dünya genelindeki ekonomik dinamikleri yakından takip ediyoruz. Özellikle Asya ve Afrika pazarlarında önemli fırsatların olduğunu düşünüyoruz,” diye konuşan Yılmaz, ihracatın sürdürülebilir bir şekilde büyümesini sağlamak adına dijitalleşme ve inovasyon odaklı projelerin hayata geçirileceğinin altını çizdi. Ayrıca, lojistik ağın güçlendirilmesi ve gümrük süreçlerinin kolaylaştırılmasıyla dış ticaretteki engellerin en aza indirileceği vurgulandı.
Hükümet tarafından açıklanan bu vizyon, sadece ekonomik büyümeye katkıda bulunmayı değil, aynı zamanda istihdamı artırmayı ve Türkiye’yi üretimden ihracata kadar birçok alanda küresel rekabette daha etkili bir aktör haline getirmeyi hedefliyor. 2026 yılına yönelik belirlenen ihracat hedeflerinin gerçekleştirilmesi için tüm sektörlerin uyum içinde çalışması gerektiğini söyleyen Yılmaz, iş dünyasına çağrıda bulunarak “Hem özel sektör hem de kamu iş birliğiyle uluslararası pazarlardaki etkinliğimizi artırabiliriz” dedi.
Türkiye’nin toplam ihracat rakamlarındaki artış, ülkenin ekonomik performansı açısından önemli bir başarı olarak kabul edilirken, bu ivmenin sürdürülebilir kılınması adına atılacak her bir adım dikkatle takip ediliyor. Ülke genelinde üretim ve ihracat odaklı bir ekonomik anlayışın yerleşmesi, Türkiye’nin hem bölgesel hem küresel düzeyde daha güçlü bir ekonomik oyuncu olarak sahnede kalmaya devam edeceğini gösterecek.
