Google, ABD’de devam eden bir antitröst davası bağlamında yaptığı resmi açıklamalarla, açık web’in hızlı bir şekilde gerilediğini kabul etti. Şirketin bu değerlendirmesi, geçmişte yapılan “açık web gelişiyor” şeklindeki olumlu açıklamalarla bir tezat oluşturuyor. Teknoloji devi, bu kabulüyle, internet ekosisteminin dönüşümüne dair önemli bir tartışmayı yeniden gündeme taşıdı. Özellikle dijital dünyada artan rekabet, kapalı ekosistemlerin yaygınlaşması ve kullanıcı alışkanlıklarındaki değişim, açık web’in geleceği için endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Bu bağlamda, Google’ın ifadelerinin sektörde geniş yankı uyandırması bekleniyor.
Davanın merkezinde, Google’ın çevrimiçi arama ve reklam pazarındaki hakimiyeti yatıyor. Şirket, yıllar boyunca açık web’e olan bağlılığını vurgulasa da, bu açıklamasıyla dijital ekosistemin değişken dinamiklerine uyum sağlama çabalarını gözler önüne seriyor. Açık web’in gerilemesi, kullanıcılarını büyük platformlara yönlendiren, daha kapalı hizmet ekosistemlerinin yükselişiyle doğrudan ilişkilendiriliyor. Uzmanlar, bu durumun hem bireysel kullanıcı dinamiklerini hem de bağımsız içerik üreticilerini olumsuz etkileyebileceğini savunuyor. Google ise bu değişimi yalnızca farklılaşan kullanıcı davranışlarının bir yan ürünü olarak değerlendiriyor.
Bu durum, bilgiye erişim şekillerinde büyük bir dönüşüm yaşandığını ortaya koyuyor. Giderek daha fazla kullanıcı, sosyal medya platformları ve uygulamalar üzerinden bilgi almayı tercih ediyor. Bu değişim, pek çok web sitesinin ziyaretçi trafiğinde ciddi düşüşlere neden oluyor. Öte yandan, Google gibi şirketler bu dönüşümü bir tehdit değil, bir fırsat olarak yorumlamaya devam ediyor. Analistler ise açık web’in gerilemesiyle birlikte, bilgiye erişimin daha fazla kontrol altına alınabileceğini, bunun da içerik çeşitliliğini olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor.
Google’ın bu açıklamalarının ardından, açık web’in geleceği hakkındaki tartışmalar daha da yoğunlaşacak gibi görünüyor. Şirket, bir taraftan açık interneti desteklediğini belirtirken, diğer taraftan çevrimiçi deneyimleri daha kapalı sistemler üzerine inşa eden uygulamaları teşvik ediyor. Sektör uzmanlarına göre, bu durum daha geniş çapta regülasyon tartışmalarına kapı aralayabilir. Özellikle, kullanıcıların bilgiye erişim konusunda daha şeffaf ve açık alternatiflere yönlendirilmesi gerektiği düşünülüyor. Şimdi ise gözler, mahkeme sürecinden çıkacak sonuçlar ve bu sonuçların teknoloji dünyasına olası etkilerine çevrilmiş durumda.



























