Fransa’nın eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, yolsuzluk ve nüfuz ticareti dahil olmak üzere çeşitli suçlamalar nedeniyle hüküm giyerek cezaevine gönderildi. Sarkozy’nin bu cezayı alması, yalnızca Fransa’da değil, Avrupa genelinde büyük ses getirdi. Eski bir Avrupa Birliği liderinin hapsedilmesi, kıta tarihindeki nadir olaylardan biri olarak kayıtlara geçti. 68 yaşındaki siyasetçi, Paris yakınlarındaki bir cezaevinde 9 metrekarelik bir hücrede hayatını sürdürecek.
Adalet tarafından daha önce de yolsuzluk ve yasa dışı finansman suçlamalarıyla karşı karşıya kalan Sarkozy, hukuk sürecinde temyiz ve itiraz yollarını sonuna kadar denemişti. Ancak mahkemenin nihai kararı, eski liderin 5 yıl hapis cezasına çarptırılması yönünde oldu. Bunun 3 yılı ertelenirken, 2 yılı ise kesinleşmiş durumda. Cezaevi koşulları da kamuoyunda geniş bir tartışma yarattı. Hücresinde televizyon bulundurabilecek olan Sarkozy, bunun için cezaevi yönetimine aylık 14 euro ödeme yapacak.
Fransa’da son yıllarda artan şeffaflık ve cezaların siyasi kimlik gözetmeksizin uygulanması, Sarkozy’nin davasını dikkat çekici kılıyor. Eski cumhurbaşkanının durumu, yalnızca hukuki boyutuyla değil, aynı zamanda siyasi arenadaki etkileriyle de yakından izleniyor. Siyasi kariyerinde önemli bir figür olan Sarkozy, Fransa’nın lideri olarak görev yaptığı dönemdeki politikalarıyla hatırlanıyor olsa da, davaları onun bir başka yüzüyle gündeme gelmesine neden oldu. Uluslararası platformlarda da yakından takip edilen bu olay, liderlik pozisyonundaki kişilere yönelik hesap verebilirlik çağrılarını artırmış durumda. Sarkozy’nin cezaevine girişi, Avrupa’nın demokratik sistemlerinde dahi hiçbir bireyin yasaların üzerinde olamayacağını vurgulayan önemli bir örnek teşkil ediyor.